Ceyhan’da araba sürmek cesaret işi.

Ceyhan’da araba sürmek cesaret işi.

Ceyhan’da araba sürmek cesaret işi.

Sürücü belgesi değil, ralli lisansı lazım!
Yol değil, hendek.
Asfalt değil, moloz.
Köy yolu desen, köy alınır üstüne.

Direksiyon sallarken direğe değil, çukura denk gelmemek için dua ediyorsun.
Navigasyon “hedefinize ulaşamadım” diyor, çünkü yollar Mars yüzeyi gibi.
NASA gelse, “burada yaşam belirtisi yok” der.

Geçen gün sordum:
“Yahu arkadaş, ne kazıyorsunuz bu kadar?”

TEDAŞ mı, Enerji Sa mı, Türk Telekom mu ?
Hepsi elinde kazma kürek, Ceyhan’ı arkeolojik alan sandı herhalde.
Belki Hititlerden kalma fiber optik hat arıyorlar!

Asfalt döküldü, bir gün geçti, hop tekrar kazı.
Sanki define arıyorlar.
“Altın mı var kardeşim?” desen,
“Yok abi, Enerji Sa geldi yine, kazı yapacak” diyorlar.

EnerjiSa değil, Enerji Sağımız kaldı.

Ama olsun…
Kent Meydanı yapılıyor!
Tabii, meydan var, yol yok.

Arabam çukura düştü, tampon gitti.
Rot balans dua bekliyor.
Ama ben gazeteciyim ya, alışığım çukurlara…
Ceyhanlı ne yapsın?
Sanayiye gitmeye kalkıyor,
Sanayiye giden yol sanayiye giremiyor!

Başkan Vekili Sevil Hanım çalışıyor, eyvallah.
Ama çalışma temposu, karınca misali: Çok gayret var, ilerleme yok.
Bir kavşak düzeltiliyor,
yanı başında yeni bir çukur açılıyor.
Sanki belediyede “Kazı Dairesi Başkanlığı” kuruldu.

Ceyhan’a giriş mi?
Işık yok, tabela var.
Sanki “Hoş geldin” değil, “Dön geri” diyor.
Giren pişman, çıkabilen kahraman.
Ama billboard’larda gülümseyen yüzler hâlâ taze.
Fotoğraf bol, hizmet yok.

Ceyhan köy görünümünde.
Yol yok, hamam yok, havuz yok.
Ama afiş var, slogan var, umut çok.
Halkın arabası çukura, sabrı yokuşa dayanmış.

Kısacası…
Ceyhan’da asfalt değil, sabır taşı çatladı.

Başkanım,
Artık o yolları kazmayın.
Altın yok orada, vatandaşın sabrı gömülü.
Ceyhan köy değil, unuttuğunuz şehir.
Ve unutmayın:
Başka Ceyhan yok!

Benzer Haberler
Rastgele Oku